25 Ekim 2015 Pazar

Gezi Stajı | 5. Gün | 12.09.2015 | Safranbolu

Orada yaşayan akrabalarımızdan dolayı sık sık gittiğim bir yer Safranbolu. Oranın sembolü olan evleriyle, otantik kent dokusu ile her zaman sevdiğim bir yer olmuştur. Bu gidişimde daha farklı bir gözle baktım oraya. Mimari yapısı hakkında bilgiler topladım.

Safranbolu'da tüm evler kendilerine göre daha merkezi konumdaki kamu binalarına, dini yapılara ve anıt eserlerine dönüktür. Hangi evden bakılırsa bakılsın manzara kapanmaz. Evlerin yakın plan cepheleri kör, uzak plan cepheleri açık ve birbirlerini izleyecek konumdadır. 


Binaların köşelerinde pah var yani yumuşak yapılılar. Dönerken sokağı görebiliyorsun.


Su yolu için verilen eğim
__________________________________________________________________

Safranbolu evinin boyutu ve biçimini belirleyen üç temel unsurdan söz edilebilir: Çok nüfuslu büyük aile yapısı, yağışlı iklim, kültürel ve maddi zenginlik.


Kalabalık aile yapısının yanında evlerde harem-selamlık ayrımı vardır. Ailelerin sahip olduğu hayvanlar evin zemin katındaki ahırlarda barındırırlar. Yağışlı iklim nedeniyle kapalı alan ihtiyacı da fazladır. İnsan ve hayvan yiyecekleri, yakacak odunlar hepsi evin uygun bölümlerinde muhafaza edilirler. İşte tüm bunların sonucu olarak Safranbolu evleri büyük hacimlidir. Her odanın kendine ait banyosu vardır.


Evlerin yapı malzemeleri ise şöyledir : Taş, kerpiç ahşap ve alaturka kiremit. Bahçeler sokaktan taş duvarlarla ayrılmıştır.


Hımış yapı : Dikmelerin arası dolgu malzemesiyle yani kerpiç, ahşap, taş ile dolduruluyor. 
Safranbolu'da bu dolgu malzemesi genellikle kerpiç iken Karadeniz'de taşmış. 


Safranbolu evlerindeki çıkmalar, evin dış görünümünü tek düzelikten kurtarır. Evlerin pencereleri çok özel biçimde tasarlanmış olup dar ve uzundur. Ahşap kanatlı pencerelerde ayrıca “muşabak” denilen kafesler bulunur.



Safranbolu evi daha çok din ve geleneklere göre biçimlendirilmiştir. Ev içi ve bahçeler yüksek duvarlarla ayrılmıştır, pencereler kafeslidir, Bazen aynı evin içinde bile, kadınlar ve erkekler ayrı ayrı yaşarlar. Safranbolu´da selamlık ve haremlik olarak ikiye bölünmüş böyle evler vardır. Hacı Memişler Bağ evinde ve Kaymakamlar Evinde harem ve selamlık girişleri değişik katta iki ayrı sokaktan sağlanmıştır.


Evin girişinde zemin katta “hayat” vardır. Bu bölüm eğer taş kaplıysa “taşlık” adını alır. Burada ışık almayı sağlayan “gliste” mevcuttur. Zemin katlarda ayrıca ahırlar, büyük kazan ocakları ve ambarlar bulunur.


Üst katlara ahşap ustalığının üstün örneklerini sergileyen merdivenlerle çıkılır.  İkinci kat diğer katlara göre daha basıktır. Bu katta gerektiğinde yatak odası olarak da kullanılabilen bir mutfak bulunur. Gündelik yaşam orta katta geçer. Soğuk kış günlerinde bu katın ısıtılması daha kolay olur.




3. katta tavanlar daha yüksektir. Odalara sekiz kenarlı bir çokgenden oluşan sofanın daha kısa olan dört çapraz kenarından açılan kapılardan girilir. Odaların giriş kapıları köşelerdedir ve oda ile doğrudan teması kesen özel ahşap paravana düzeni bulunur. Odaların her biri bir çekirdek aileyi ya da bir aile yakının barındırabilecek tüm unsurlara sahip, bağımsız birim olarak tasarlanmıştır. Bu doğrultuda her odada ahşap dolapların (yüklük) içerisinde bugünün duş kabinlerini andıran gusülhaneler mevcuttur.


Evlerde ısınma ocaklarla sağlanır. Ocaktan alınan közler mangala konarak taşınır. Katlar arasında zaman zaman tecrit malzemesi kullanılmış olsa da ahşap evlerde ısının muhafazası güçtür. Bu nedenle prensip mekanın değil insanın ısıtılmasıdır. Soba ise son dönemlerde kullanılmıştır. Aydınlatma aracı gaz yağı lambasıdır. Son zamanlarda “lüks lamba” diye tanımlanan, daha büyük boyutlu ve daha fazla ışık veren lambalar kullanılmıştır.   Evlerin bazılarının içlerinde serinlik vermesi ve yangından korunmak amacıyla yapılmış olan havuzlar bulunmaktadır.



Kalem işi : İş bittikten sonra sıvanın üzerine yapılıyor.
Fresco : Sıva parça parça yapılıyor yani sıva kurumadan çizildiği için uzun ömürlü ama el emeği gerektiriyor. 

Safranbolu evlerinin tavanlarında sık sık görebiliyoruz.

______________________________________________________________________


Yüzyıllar boyunca Çin'den Anadol topraklarına uzanan Tarihi İpekyolu üzerinde kurulmuş irili ufaklı yüzlerce kervansaraydan biri de Safranboludaki Cinci Han'dır. İpekyolu'nun etkinliğini yitirmeye başladığı 20.yy'a  kadar kervansaray olarak kullanılan Cinci Han 20.yy başlarından itibaren Safranbolu esnafı tarafından depo olarak kullanılmış, 20.yy sonlarına doğru bu özelliğini de yitirmiş. Şimdi restorasyonu yapılan Cinci Han ,Otel olarak kullanılmakta. 










Hiç yorum yok:

Yorum Gönder